acımak konusuna gelince. bana göre,başkalarını bilemem. bendeki olanı olmayanla paylaşmaktır. eğer komşumda su yoksa, bende varsa, moral yoksa, bende varsa,d estak yoksa, bende varsa, yetenek yoksa, bende varsa. para yoksa, bende varsa. ihtiyaç çoksa bende bazı şeyler varsa.v.s v.s.pek çok. bunları paylaşmaktır. asla küçük görmek sefih görmek değildir. varsa veririm yoksa veya bittiyse, keserim. bu beni asla küçük düşürmez. ama istismar edilirmiyim. evet edilirim. ama o kişinin beni istismar etmeye ihtiyacı vardır, muhtaçtır buna. zaten olsa istermi. ben hayatım boyunca hep kullanıldım, hep istismar edildim. ama yaşadığım insanların buna şiddetle ihtiyaçı vardı, ve bunu bana bana eziyet olsun diye asla yapmadılar. ben bunları yapmasam, onun kafası dinç, içi huzurlu olmazdı. ve o kişi belkide başarılı olmazdı. çünkü benden ne para ne maddi çıkar falan beklenmedi hiç. bu kadarda oluversin artık, tüm gün evde oturup, berber, sefa, eğlence peşinmde koşmak. adaletsizlik olur. hayatı paylaşmak lazım. ya para kazanmalı yada ona yakın bireyler yapıp üretmeli haketmeli insan diye düşünüyorum. yani işe yaramalı bir mal gelip bir mal gibi gitmemeli bu dünyadan. bunun bedeli istismar kullanılmak, v.s. gibi şeylerde olabilir.
her ne kadar sizi kotaracak şahsi gelirinizde olasada, ortada aile gerceği var. tüm bunları karşılayan reisse, affedersiniz ama bu bir hayvan olmayı gerektirmez. hayat müşterektir diye düşünürüm hep. çok yoruldum, yıprandım, ama pişman değilim. eksilmedim, çünkü gerekiyordu, buna ihtiyaç vardı şiddetle.
size acımadım mı acıdım ama neden küçümseme acıması değildi. bir insan bu kadar çok seyi yaşar, her istediğini yaşarda nasıl hala mutluluğu hissedemez ona bunu nasıl farkettirmeli diyeydi.